11 Aralık 2015 Cuma

Elder Scrolls : Arena




Elder Scrolls : Arena

Efsanenin başlangıcı

ES : Skyrim’i bilmeyen oyun sever yoktur herhalde. Gayet etkili ve başarılı reklamlar eşliğinde piyasaya sürüldü ve hakettiği ilgiyi gördü. Gerçi RPG hayranı arkadaşlar serinin diğer bütün oyunlarını da biliyordur çünkü hepsi yayınlandığı dönem için birer başyapıttı. Bu arada söylemeden geçmeyeyim benim favorim ES : Morrowinddi. ES : Arena, 1994 yılında serinin diğer oyunları gibi Fps Rpg olarak piyasaya sürüldü ve oyun dünyası bir efsanenin başlangıcı ile tanışmış oldu.

Büyücü Jagar Tharn, İmparator Uriel Septim VII’e ihanet eder ve onu başka bir boyuta hapseder. Bizim karakterimiz Jagar Tharn’dan önceki yönetimin, hapise atılmış bir üyesi. Bu yüzden maceramıza bir zindanda  başlıyoruz ve İmparatoru kurtarmanın tek yolu olan “Staff of Chaos’un” sekiz parçasını bulup İmparatorluğu huzura kavuşturma amacındayız.

Bu oyundan sonra çıkan serinin diğer oyunlarının aksine, ES : Arena ES dünyasının yani Tamriel adı verilen kıtanın tamamında geçiyor. Oynayan arkadaşların da bildiği üzere diğer oyunların hepsi Tamriel’in belli bölgelerinde geçiyordu. Bu fark, ES : Arena’yı diğerlerinden daha özel kılıyor.

Oyuna, karakterimizin adını, yeteneklerini, ırkını (karakterimizin ırkını Tamriel’de yaşadığı yeri seçerek belirliyoruz) seçerek başlıyoruz. 3 ana sınıf olan Warrior, Mage ve Wizard’ın herbiri için 6 alt sınıf ve 8 farkılı ırk seçeneği var.  Zindanda başlayan maceramız ucu bucağı olmayan, 400’den fazla şehir, kasaba,köy ve zindanların bulunduğu bir haritada devam ediyor. Haritada belli bir doğrultuda yürüyüp istediğimiz bir yere ulaşmak söz konusu değil. Yürüdükçe harita genişliyor ve farklı şeylerle karşılaşıyoruz. Gitmek istediğimiz yere gitmek için “fast travel” seçeneğini kullanmak durumundayız.

Staff of Chaos’u bulmak olan ana görevimiz dışında yan görevler almak için insanlarla son söylentileri konuşuyoruz. Bu görevler sayesinde karakterimizi geliştiriyor ayrıca bir çok değişik eşya ve altın buluyoruz. Bir de şehirlerde hırsızlık yaparak geçimimizi sağlayabiliyoruz :) Kısacası, ES : Arena’nın günümüz Rpg’lerinden hiçbir eksiği yok.

İncelediğim oyunlar Dos oyunu olduğu için grafik ve ses konularına pek dokunmak istemiyorum ama kısaca bahsetmek gerekirse, oyunun grafikleri piyasaya sürüldüğü yıla göre çok başarılı.  Sesler herhangi bir dos oyunundan farklı değil ama yeterli. Alıştıktan sonra oynamak da kolay. Bir çok değişik gezecek yer, yaratık ve eşya bulabiliyoruz. Bu da oynayanı sıkmıyor.

ES hayranlarının, serinin hikayesi için az da olsa vakit geçirmesi gereken bir oyun ES : Arena.  En azından “main quest” bitirilebilir. Bu arada oyunu oynarken manualinin hazır bulunması lazım. Manual’i http://www.uesp.net/wiki/Arena:Files adresinden bulabilirsiniz. Sadece “Skyrim” hatırına bile oynanabilecek bir oyun bence. Hepinize iyi eğlenceler.